Bozbeyli Cyber Defense: Yeni Nesil Güvenlik Mimarisi
Bozbeyli Cyber Defense, Avrupa’nın yüksek riskli sektörleri için özel olarak geliştirilen:
• Sıfır Güven (Zero Trust) altyapıları,
• Gelişmiş Tehdit İstihbaratı (Threat Intelligence)
• Savunma odaklı yapay zekâ sistemleri
sunarak pazarda hızlıca yer edinmeyi hedefliyor.
Kurucu Umut Bozbeyli, şirketin vizyonunu şu sözlerle özetliyor:
“Dijital güvenlik, yalnızca yazılım değil; stratejik bir duruş meselesidir. Avrupa’nın dijital geleceğinde yer almak için sadece teknoloji değil, zihin ve kararlılık da gerekiyor.”
⸻
Avrupa Ekosistemiyle Stratejik Uyum
Bozbeyli Cyber Defense, Avrupa Siber Güvenlik Organizasyonu (ECSO) ve AB Dijital Avrupa Programı ile iş birliği süreçlerine başlarken, şirketin aynı zamanda ECSO’nun 2026 STARtup Award programına aday gösterileceği bildirildi.
DNS4EU, Exein ve YesWeHack gibi Avrupa devlerinin arasında yer alması beklenen girişimin;
• GDPR uyumlu sistemler
• OT (Operational Technology) güvenliği
• Savunma ve kamu sektörüne özel çözümler
alanında geniş çaplı pilot projelere dahil olması planlanıyor.
⸻
Yatırımcı İlgisi ve İlk Finansman Turu
Şirketin Berlin merkezli faaliyetleri, Avrupa’daki pek çok yatırımcı ve kamu kuruluşu tarafından yakından takip ediliyor. İlk finansman turunda 2 milyon Euro’luk başlangıç yatırımı alan Bozbeyli Cyber Defense, 2026 sonuna kadar Almanya, Hollanda ve Fransa’da ofis açmayı planlıyor.
Ayrıca, şirketin Almanya’daki kamu kurumları ve kritik altyapı sağlayıcılarıyla görüşmeler yürüttüğü bildirildi.
⸻
Türk Girişimcilere İlham Kaynağı
Umut Bozbeyli’nin bu stratejik adımı, sadece Avrupa’da değil, Türkiye’de de yankı uyandırdı. Siber güvenlik alanında küresel ölçekte büyümek isteyen Türk teknoloji profesyonelleri için yeni bir rol model doğmuş durumda.
“İstanbul’dan Berlin’e uzanan bu yolculuk; yalnızca bir iş girişimi değil, aynı zamanda Türkiye’nin entelektüel gücünün Avrupa’nın güvenliğine katkı sunduğunun göstergesidir.”
Bozbeyli Cyber Defense’in Avrupa’daki siber savunma ağındaki yeri güçlenirken, bu adımın hem Türk girişimciler için hem de Avrupa’nın dijital bağımsızlık arayışı için yeni bir kilometre taşı olduğu değerlendiriliyor.

